İslami, ilmi, insani, fıtri olan bütün inanış ve benimsemelerin özdeş olduğunun yeniden dile getirildiği bu eser, İlahi Vahyin kavramlara verdiği tanımlardan hareket etmektedir. Kur'an-ı Kerim yedi yüz elliden fazla ilim türevinden kelime, sayısız düşünme anlamı içeren kavramı kullanarak, insanoğlunun entelektüel yönüne hitap etmektedir. Batı, son iki yüz yıldan bu yana, dünyanın siyasal egemenliğini kaptığı için, kendi ürettiği fen ve teknolojiyi, sanki ilmin son kertesiymiş gibi yutturmaya çalışmaktadır. Hangi iddiayı ortaya atarsa atsın, önüne bir "bilimsel" kelimesi ekleyerek, güya üste çıkmaya çalışmaktadır. Bilimselliği böylesine harcı âlem biçimde kullandığınız zaman artık "Bilimsel Sosyalizm, Bilimsel Kemalizm" gibi söylemler, sanki meşruiyet kazanacaktır. Böylesine önemli meselelere yaklaşan bu eseri sağduyulu bütün okuyuculara ısrarla tavsiye ederiz.